Bayram geldi geliyor derken geçti bile....Asla o eski bayramların ruhunu taşımasa bile,hayatın telaşı içinde herşey değişime uğrarken bayramların eski anlamlarını muhafaza etmesini beklemek imkansız bence..Hayat hızla akıyor gençler hayatın dişlileri arasında mücadele veriyorlar dolayısı ile bayramlar fırsat günleri, kaçamak günleri.. Bu bayram biz büyüklerimizle olma şansını yakaladık Tuluğ ile....Ver elini Artur.... eksik kadromuzun burukluğunu yüreğimizin taaa derinlerinde hissederek yakında kaybattiğimiz halacığımın yokluğunda eniştemin adeta dahada küçüldüğünü,etrafında acısının hüznüyle iki büklüm dolaşırken içimize taş gibi oturdu yoksunluğumuz.....Artur'da biz hiçbirimiz 37 senedir halamsız bir günümüz olmamıştı..Herşeye rağmen hayat yaşanmaya devam edecek...Çünki iki senedir ailemize yeni katılan bebeklerimiz , çocuklarımızla yaşadığımız yeni heyecanlarımız var.Büyük annanemiz ,etekleri ziller çalarak hizmet ediyor ...Tabii hizmette sınır yok...Yarımca börekler açılmış,Müthiş lezzetli zeytinyağlı dolmalar yapılmış,kavanoz kavanoz reçeller terasta güneşte kıvama getirilmiş,bostandan domatesler,biberler toplamış, sabahın ilk ışıklarıyla yürüyüş yapılmış, eniştemin gazetesi ve fırından taze ekmek alınır.....Derken ..semaverde çay demlenir yumurtalar (trilyeden tavuğun altından en son yumurtaya kadar aldım )pişer..Mis gibi domatesler çıtır sivri biberler doğranır ve sızma zeytinyağıyla onurlandırılır..Haydi bakalım sofraya İşte bayramların en hoş tarafı galiba bu sofrada toplanılan o anlar...Selimim, minoşum minik bebeğim Derin,annanemiz, eniştemiz.ve sevgili Tuluğ ile güzel lakin eksik bir bayram sabahı...Halam sanki yukardan inecek hangi kapıdan çıkar diyesimiz var...Ama babacım hala o kapılardan geri gelmediğine göre biz bu yoksunluğada istemeden bile olsa alışacağız gibi..Veeeeee.....Dönüş yolu...Bir ritüel haline gelen Susurlukta tost -ayran ikilisi ve işte Trilye sapağı..Kaldı 28 km...Dört bacaklı kızıma kavuşmayı ve bir an evvel bayramlaşmayı istiyorum..Pencerelerde bekliyordur bizi.İşte böyle ...Bir Bayram daha geride kaldı....

Bu kareye bayıldım..Neler anlatıyor neler....Nasılda yakıştılar birbirlerine canlar......

İşte evime , köyüme döndüm.Dört bacaklı kızıma da kavuştum..Sürüne sürüne bir hal oldu belli özlemiş!!!Ama bütün özlemi birkaç dakikada geçer bilirim.. Cici mamasını verip suyunu tazeleyince yine son günlerdeki alışkanlığı neresi ise ???(dolap üstü ,yatağımda baş köşe,koltuk tepesi sehpa altı v.s )kıvrılıp babası gelinceye kadar uyuyacak ve babasının araba sesini duyduğu andan itibaren beni satacak ve babayla aşk yaşamaya başlayacak..... Babasıdaölse yorgunluktan bu aşka özenle karşılık verecek..Alan memnun, satan memnun ..Kızım çok işini biliyor hayret ediyorum Sadece ''miyav''diyerek bütün derdini anlatıyor..Arif olan onlarmı bizlermiyiz bir türlü anlayamıyorum???

•  

Kuzgun'la yavrusu!!!!!.....

 

Postando Sobre Artes: Alguém por aqui? :) Uma homenagem para uma querida...

Postando Sobre Artes: Alguém por aqui? :) Uma homenagem para uma querida...: Olá! Ainda tem alguém por aqui? Tudo bem? Alguém notou que há um mes eu não apareço por aqui? Eu poderia escrever diversas linhas dos ...

Yemezde ne yaparsın????

Ne yapacağımı hemen söyliyeyim.ilk idobüs'e atlayıp  soluğu yanında alırsın.Geçmeyen zaman onu koklarken nasıl geçer anlamadan kendini dönüş yolunda bulursun...Yolda düşüne düşüne evine geri dönerken başlarsın teselliye..Niçin Trilye'deyim onlara yakın olmak için sık sık gelsinler, zeytinlerin arasında koştursunlar ,Dalından domates koparsınlar,ağacından erik,dut yesinler ,çiçekleri dalında sevsinler tabiatı unutmasınlar, isterlerse bahçede çadırda uyusunlar, kamp yapsınlar köpeklerle dost olsunlar.........Vede bu düşündüklerime acaip hak verip hoplaya zıplaya evine dönersin....İşte birkaç gün sonra başıma bunlar gelecek!!!!!

Dün mudanyanın cuma pazarına gittim.Diğer pazarlar gibi bir renk cümbüşü her taraftan mis gibi kokular geliyor .Kızılcıklar,vişneler dağ çileği zamanı tabii mis kokulu çilekler vede fesleğen...Hemen renove edilmiş zeytin sepetime yerleşiverdi!!!!

Annem görmesin!!!!!

 Bu eski tabağı atılık vaziyette bana vermişti..Şu halini görmeli bence.Bu arada şunu da yazmadan geçemeyeceğim...Her tarafa bir zeytin dalı iliştiriveriyorum...Sanki kırk yıllık zeytinciyiz..Zeytin ağacına saygı duyuyorum..Bu mevsimde hele..Görüntüsü harika dallar yıkılıyor..Heyecanla kırma yapacağım zamanı bekliyorum.Bu sene fazla yapacağım geçen sene maalesef çocuklara istedikleri kadar veremeyince üzüldüm.Herkesi zeytin hasatına bekliyorum!!!!!

2003 EYLÜL MAISON FRANÇAISE.!!!!!!

 Sadece 9 sene  geçmiş.Düşünecek olursak çok da değil gibi...Hala içerik aynı,telaş aynı , kendimle, hayatla mücadele birşeyler ortaya çıkarma yarışı ama peki bu resimdeki kadın ben isem!!!!Şimdiki ben KİMİM.????

Babannem.......Ben büyüdüm bile!!!!!!!

 

Öncesi....

 Eskiden zeytin toplama zamanı bu sepetler kullanılırmış..Şimdilerde tozlu rafları bekliyorlar...Geçen sene gece yarısı zeytin seçerken (Bu da ne demek derseniz.Toplandıktan sonra zeytini çeşitli boylarda ayıran bir eleme makinası diyelim ona..)Baktım tepelere asmışlar  yılların yorgunu eski sepetler ..Salih anladı sevecenlikle baktığımı hemen ikisini bana hediye etti. Tabii elime düşen sepetler  derhal Asuman'ca bir yoruma uğradılar .  Öncesi ...Sonrası...

Sonrası.......

 

Sevgili Tuluğ...Yol arkadaşım..dostum..Zeytinlikte genelde koşturur keyif yaptığı ender zamanlardan birini yakalamışım...Binlerce metrekare inşaat yapar da benim 70 metrekare'lik bağ evim bakalım ne zaman bitecek!!!!Trilye!ye göç edeli 2 sene oldu heyecanla ve özlemle zeytinlikte uyanacağım sabah'ı bekliyorum.....

Resim yazısı ekle